Giriş yap
Kayıt Ol
Taverna Bülteni
EK - Oyuncunun Merkezi Kurallar

Sultan Baybars'ın Anadolu Seferi

Kroisos Çevrimdışı

Ekip Lideri

Dinar: 398

Kraliyet Dinari: 2

4 yıl önce

Elbistan Savaşı(1277)


1243 yılında büyük Kösedağ Bozgunu'ndan sonra Moğolların tahakkümü altına giren Anadolu Selçuklu Devleti, resmî bağlamda, merkezi İran olan İlhanlı-Moğol Devleti'ne tâbi bir konumdaydı.III.Gıyaseddin Keyhüsrev'in çocuk yaşta olmasından dolayı devleti tek başına yöneten Selçuklu Veziri Muhyiddin Pervane,İlhanlı Hükümdarı Abaka Han'ın Anadolu'ya atadığı Moğol valilerinden rahatsızdı.Dönemin en güçlü Müslüman sultanı olan Memlûk Sultanı Rukneddin Baybars'tan yardım talep etti.Yardım teklifini kabul eden Sultan Baybars 1275 yılında sefere çıktı ancak bazı yeni gelişmelerden ötürü Pervane, Sultan'a mektup yollayarak gelecek yıl sefere çıkmasını rica etti.Bunun üzerine Sultan, seferin yönünü değiştirip ordusu ile Ermeni Kilikya Krallığı'nın üzerine yürüyerek Çukurova'yı fethetti(1275).




Nihayet Anadolu devlet adamlarının ricalarına kayıtsız kalamayan Sultan Baybars, Anadolu Türklerini Moğol zulmünden kurtarmak amacıyla 1277 Şubat'ında Kahire'den ayrıldı.Ordu Halep'e varınca savaş düzeni aldı.Hafif donanımlı sarı tolgalı Memlûk askerleri, Akça Derbendi'ne ulaşınca bir kısım askerler öncü birlik için bölgeye dağıtıldı.Emir Şemseddin Sungur komutasındaki öncü birlikler, Giray Noyan komutasında 3.000 kişilik bir Moğol birliğini mağlup etti.


Bu sıralarda Tatavun ve Toku Noyan komutasındaki 30.000 kişilik bir Moğol ordusu ile bu orduyu destekleyen Selçuklu Veziri Pervane liderlindeki Selçuklu birliklerinin, birlikte Memlûklere yaklaştığı haberi geldi.Moğollar bu savaşta Selçuklulara güvenemediği için onları ayrı bir safta konumlandırdılar.Elbistan'a vasıl olan Moğol ordusu, Memlûk sol kanadına saldırdı.Sultan Baybars da ordusundaki en iyi askerleri buraya sevk etti.Her iki ordu da birbirlerinin kanatlarına zayiat verdirdiler.Ancak Baybars merkezdeki tecrübeli ve yetenekli birliklerini savaş alanına sürünce üstünlük Memlûklere geçti,o gün Memlûkler parlak bir zafer elde ettiler(15 Nisan 1277). Vezir Muhyiddin Pervane, savaşa müdahale etmeyerek Tokat Kalesi'ne çekildi.Birçok önemli Moğol komutanı savaş meydanında can verdi,zırh ve gümüşler Memlûk ordusuna geçti.Moğol ordusu o gün 10 bine yakın bir zayiat vermiş ve ağır bir mağlubiyete uğramıştır.Sultan, fetihnâmelerinde ''Mel'un Moğolları yendik ve Anadolu'yu bir günde aldık'' demiştir.




Develi,Zamantı ve Darende kalelerinin beyleri kendi istekleri ile kalelerini Memlûklere teslim edince Sultan bundan çok memnun kalarak teşekkürlerini bildirdi.Sultan, savaştan sonra ordusunu toplayıp Kayseri'ye yürüdü.Şehre girmeden önce askerlerine en güzel elbiselerini giymelerini emretti.Anadolu'yu yağmalamak amacıyla gelmediklerini, yağmanın yasaklandığını, şehirdeki bütün ihtiyaçlarını kendi paraları ile karşılamalarını bildirdi.Kayseri halkının büyük coşkusu ve görkemli karşılamasıyla şehre giren Sultan, Selçuklu tahtına oturdu,büyük kalabalığın kendisine yaklaşmasına ve görmesine izin verdi.Halk, oyunlar ve şarkılarla bu kurtuluş gününü kutladı(17 Zilkade/ 22 Nisan Cuma).Selçuklu kadılarına ve âlimlerine kendi askerlerinin yanında yer vererek onlarla tek tek ilgilendi. Konya'daki Sultan Keyhüsrev, Tokat'a çekilen Vezir Pervane'ye kadılar  tebriklerini bildirdiler. Sultan Baybars Pervane'ye yanına gelmesini söylediyse de Moğol-Memlûk mücadelesinin sonucunu kestiremeyen Pervane, bundan kaçındı.Oyalanmak istendiğini anlayan Sultan Baybars, Pervane'den gelen ve Anadolu'dan ayrılmamasını rica eden elçilere“Hak geldi ve batıl gitti; buna rağmen onlar fena maksatla işin kolayına gittiler. Onların küfrü tercih ettikleri açıkça görülmüştür. Tatarların istilasından beri onlar meşum insanlar olmuşlardır” demişti. (Fırat University Journal of Social Science Cilt: 20, Sayı: 2, Sayfa: 343-360, ELAZIĞ-2010) demiştir.

2 hafta süreyle şehirde kalan Sultan; askerlerin iaşe kıtlığı,Selçuklu devlet adamlarından vadedilen desteğin gelmemesi,oyalanmak istendiğini anlaması,memleketinden uzak düşmesi gibi sebeplerle Anadolu'dan ayrılmaya karar verdi.Kayseri'den çıkarak Sivas'a ulaştı ve orada 2 gün kaldı.Daha sonra Elbistan Savaşı'nın yapıldığı meydana gelip hayvanlar tarafından parçalanan Moğol cesetlerini seyretti, yerel halka bunların sayısını sordu ve 6770 cevabını aldı.Bu, muhtemelen yalnızca savaşta ölenlerin sayısı olsa gerektir.Zira savaştan sonra takibatta öldürülen Moğollar da sayılırsa toplam Moğol kaybının 10 bine yaklaştığı söylenebilir.Sultan Baybars, güney yoluyla Halep'e, ardından Dımaşk'a çekildi.

Sultan Baybars'ın Anadolu'daki faaliyetlerini haber alan İlhanlı Hakanı Abaka Han, büyük ve güçlü bir orduyla Anadolu'ya girdi.Direkt olarak Elbistan'a gelen Abaka, alandaki Moğol cesetlerini görünce çok üzülüp ağladı.Ancak savaş meydanında Selçuklu ölüsü göremeyince üzüntüsü öfkeye dönüştü ve Kayseri başta olmak üzere Anadolu'da katliam emri verdi.Eman dileyen Kayseri kadılarının isteği reddedildi.Dehşetli bir biçimde 200.000 ila 600.000 arasında insan öldürüldü.Anadolu'da terör havası estirildi.Abaka Han, Elbistan Savaşı'nda ölen Moğol kumandanları Toku ve Tadavun Noyanların eşlerinin ağlamasından  etkilendi ve kumandanlarının da ısrarları üzerine Vezir Muineddin Pervane'yi Aladağ'da maiyetiyle birlikte idam etti.Ermeni tarihçisi Hayton, Muineddin Pervane'nin cesedinin Moğol gelenekleri uyarınca 2'ye ayrılıp yenildiğini yazar.



Sultan Baybars'tan intikam almak amacıyla peşinden 30.000 Moğol askeri gönderdiyse de bunun yeterli olmayacağını öngörerek ordusunu geri çekti.Anadolu'daki haberleri, ordusuyla Dımaşk'a varınca haber alan Sultan Baybars, ordusunu hemen toplayıp nerede olursa olsun Abaka Han ile savaşılacağını bildirdi ancak kısa bir süre sonra Suriye'de öldü(1 Temmuz 1277).


Sultan Baybars'ın Anadolu Türklerini Moğol tahakkümünden kurtarmak amacıyla düzenlediği sefer; Moğollların Anadolu'da büyük yıkım yapması, yüz binlerce Müslüman Türk'ün şehit edilmesi ve Selçukluların yıkımının iyice ortaya çıkması gibi sonuçlar doğurmuştur.Artan asayişlik ve zulüm, Batı Anadolu'da gaza faaliyetleri ile nam salmış olan Osmanoğulları'nın yeni bir umut olarak ortaya çıkıp Anadolu'da dirlik ve düzeni tesis edinceye kadar  devam edecektir.




Yazan Corleone

1 kişi beğendi